Dişçi Koltuğuna Oturmak İstemeyenlerin Uydurduğu 7 Bahane

Avatar
hayallerinin peşinde... çok okuyan,azıcık yazan,daima gülen bir meczup...

 

Yüzyıllardan beri insanoğlunun yersiz korkuları arasında yer alan dişçi korkusu nedeniyle insanlar dişçi koltuğuna oturmamak için bahaneler üremektedir. Bunlardan birkaçı ise şöyle:

1- “Çocukken bir dişçi vardı, kapıya ip bağlayıp dişimi çekmişti” travması ile yaratılan efsane bahane birinci sırada geliyor.

2- “Dişçi koltuğuna alerjim var” cümlesi. Her tarafından bir ton şeyin sarktığı korkunç görünüşlü, son derece teknolojik olan koltuktan kim korkmaz ki? İnsanların elektrikli sandalyeden sonra en çok korktuğu “mobilya” dişçi koltuğu bile olabilir.

3- “Bugün olmaz sarımsak yedim” bahanesi adeta günü kurtarma çabasıdır.

4- “Dişçilerin şahsına münhasır o klinik kokusu var ya, anlayamazsınız”

5- “Önemli bir toplantım var. Toplantıda konuşmam lazım.” bahanesi ile ağız uyuşmasından kaçma çabaları.

6- “Oyma sesleri ve iğneden korkuyorum” bahaneleri ile ağız içinde bir inşaat faaliyeti olduğundan ayaklarınızın sizi dişçiye götürmemesi…

7- Bir kere gittiğiniz yerin bir dişçi olması ve korku unsurunun tavanda olması (Bahane bile uydurmanıza gerek yok:)

Peki diş hekimlerinden neden korkuyoruz? Bu korkuyu nasıl yenebiliriz?

Dentakademi Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nden Restoratif Diş Tedavisi Uzmanı Uzm. Dt. Hakan Doğantepe bu korkuyu nasıl yenebileceğimizi şöyle özetledi; “Bir şekilde edinilmiş kötü tecrübeler, hastaların diş hekimi korkusunun gelişmesinde rol oynamaktadır. Hastalar daha önceki yıllarda anestezik ilaçların ve tekniklerin gelişmemesinden dolayı daha fazla ağrı hissetmiş ve buna bağlı olarak her hekime geldikleirnde aynısının olabilceğini düşünüpte diş hekiminden korkabilirler.
Dişçi korkusuna nasıl yaklaşılmalı?
Ben bu korkuyu yemnek adına hastalara, ilgili dişi yada bölgeyi anestezi yaparak uyuşturacağımı bu sayede acı duymayacaklarını ve kullanılan aleterden çıkan seslerden ve oluşturdukları titreşimlerden korkmamaları gerektiğini söylüyorum. Eğer bu seslerin meydana getirdiği rahatsızlık çok olursa kulalık takabileceklerini ve müzikle rahatlayabileceklerini belirtiyorum. Tüm bunlara rağmen rahatsız oluduklarında tek elini kaldırarak belirttikleirnde tedaviyi hemen durdurabileceğimi hastalarıma bildiriyorum.

Dişçi korkusunda en önemli nokta iletişim

En önemli şeyin iletişim olduğuna inanıyorum ve hastama tedavisi hakkında bilgi veriyorum. Sonrasında eğer varsa onun da sorularını yanıtlıyorum. Daha sonra anestezi ile yani dişi uyuşturarak çalışacağımı hastama bildiriyorum. Bu sayede hastam tedavi sırasında bir acı hissetmiyor. Çünkü bir kez ağrı hissederse mevcut korku daha da alevleniyor ve içinden çıkılmaz hale gelip tedavinin devam etmesi imkansız hale gelebiliyor. Ağrı kontrolünü anestezi ile sağladıktan sonra mümkün olan en kısa sürede etkili ve koruyucu tedavi yöntemini seçerek hastamın tedavisi gerçekleştiriyorum. Ayrıca tedavi sırasında hastalarıma tercih ettikleri müzikleri dinletiyorum.” dedi.

Beğen
Beğen Aşık Oldum Haha Vay Canına Üzgünüm Kızgınım

CEVAP VER