Hastalar ve Hekimler “Lösemi İse Bir Çaresi Var” Dedi!

Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği tarafından gerçekleştirilen 7. Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları Kongresi’nde konuşan LLMBİR Derneği Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan lösemi hakkında önemli bilgiler paylaştı.

Hasta ve hasta yakınlarının Lösemi Lenfoma ve Miyelom hakkında güncel bilgilere eriştiği ve sorularını paylaştığı kongrede ayrıca, LLMBİR Derneği’nin kemik iliği nakillerinde farkındalığın arttırılmasına yönelik hayata geçireceği “Lösemi ise bir çaresi var!” isimli sosyal sorumluluk projesinin duyurusu da ilk kez kongrede yapıldı.

Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları Kongresi’nin basın toplantısında konuşan LLMBİR Derneği Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, kök hücre vericisiyle ilgili toplumda yanlış bilgilerin yaygın olduğuna dikkat çekti ve sözlerine şöyle devam etti; “Kök hücre vericisinin başına birşey gelir mi?, kısır kalırlar, tiroitleri şişer, saçları dökülür gibi yaygın yanlış inanışlar mevcut. Sırf bu 3 nedenden dolayı kardeşlerine verici olmayan ve kardeşleri hayatlarını kaybeden vakalar mevcuttur. Bugüne kadar verici olup hayatını kaybeden kişi sayısı istatistiklere yansımamıştır. Kök hücre vericileri için kesinlikle bir risk söz konusu değildir. Kök hücre bağışçısı olmayı yaygınlaştırmalıyız.

Kişiye özel ilik bağışı kampanyalarına karşıyız!

Kişi özelinde yapılan bağışlarda doku testleri, çeşitli araştırmalar yapılırken zaman kayıpları meydana geliyor. İstatistiklerde bugüne kadar Türkiye’de kişiye özel ilik bağışı kampanyası sayesinde ilik bulunma verisi bulunmamaktadır. Kişiye özel kampanyalar tedavi sürecine zarar vermektedir. TÜRKÖK’e kayıt olan bağışçılar bir yıl sonra sistemde bağış yaptıkları hasta dışında bir hasta ile eşleşince ilik vermeyi reddedebiliyorlar. Zaman, umut ve emek kayıpları ortaya çıkarken bu kayıplar yüzünden hastalar hayatlarını kaybedebiliyorlar. Kişiye özel ilik kampanya bağışları tedavi sürecine çoğunlukla zarar vermektedir. Kan kanserlerinde 15 gün gibi zaman kayıpları önemlidir. İşte bu yüzden dernek olarak kişiye özel ilik bağışı kampanyalarına karşıyız.

TÜRKÖK’e, milli bağışçılığa destek olmalıyız

Kişiye özel kampanyalar yerine TÜRKÖK’ün kurumsal yapısında olan milli bağışçılığa destek olmalıyız. Bir insana ilik nakli gerektiği zaman verici bulma olasılığı aile içinden %36, dünya ilik bankalarından %35, Türkök’ten ise %40’dır. Ama başka bir yöntem daha bulunmaktadır. Haploidentik nakil tam uyuşumlu kardeş veya akrabası bulunamayan hastalar için çok önemli bir seçenektir.

Löseminin kesin tedavisi kök hücre nakli ile yapılır. Kök hücre nakli için birinci verici adayı aile içindeki tam tutan kardeştir. İkinci verici ihtimali de dünya ilik bankasıdır. Dünya ilik bankasında bugün 25 milyon verici var. Uygun nakli buradan bulma olasılığımız da %35. Aileden tutan oran %36 ve ilik bankasından bulunan oranı da %30-35 olarak ele alırsak geriye %40’lık bir oran kalıyor. Geçtiğimiz yıllar içersinde Türkiye’de kök hücre bankası kuruldu ve kurulur kurulmaz da inanılmaz faydalı oldu. TÜRKÖK’ün çalışmalarını destekliyoruz.” dedi.

Kök hücre naklinin yapılamadığı durumlar için, son 10 yılda eski bir yöntem ile ilgili yeniden çalışıldığını ve iyi bir başarı elde edildiğini dile getiren Özcan, Haploidentik nakil adı verilen bu yöntem ile başarının yaklaşık olarak tam tutan kardeş seviyelerine ulaştığını kaydetti.

İlik nakli adalet gibidir, geciktiği zaman ikisi de işe yaramaz

İlik nakillerinde zaman kayıplarının önemine değinen Prof. Dr. Muhit Özcan sözlerine şöyle devam etti; “İlik nakillerinde zaman çok önemlidir, ilik nakli adalet gibidir, geciktiği zaman işe yaramaz, tam zamanında yapılmalıdır. Hastanın içinde bulunduğu zaman kaybı göze alınarak çok özel bir zamanlamayla tedavi yapılmalıdır. Dünya bankalarından ilik beklerken bazı hastalar hayatlarını kaybetmektedirler. Bu anlamda ilk olarak yüzde yüz uyumlu akraba nakilleri, ardından TÜRKÖK veri tabanının taranması ardından ise Haploidentik nakil yöntemine başvurulmalıdır. Bu anlamda dernek olarak SGK ile tedavi sürecindeki engelleri kaldırmak için girişimlerimiz devam etmektedir.” dedi.

Beğen
Beğen Aşık Oldum Haha Vay Canına Üzgünüm Kızgınım

CEVAP VER