Ölüm genelde korku, acı, keder ve ıssızlıkla ilişkilendirilir. Fakat Noth Carolina Üniversitesi psikologları tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre gerçekten ölüme yaklaşan insanlarda ölüm pozitif bir deneyim olarak algılanmaya başlanıyor.
Yaşamın sonunda kesinlikle korku, yalnızlık veya panik hakim değil
Kurt Grey ile çalışan ekip, genelde kanser gibi ölümcül hastalıklara yakalananların bloglarını ve Texas’taki idam mahkumlarının veda mektuplarını incelemiş. Ölmeye yakın olan insanların şaşırtıcı bir şekilde optimist olan ve özgüvenlerini yansıtan son sözleri bilim insanlarını bu çalışmaya yönlendirmiş.
Grey ve ekibi, tüm metinleri pozitif ve negatif kavramlara göre tarayan algoritmalardan yararlanmış. Buna göre ölüm ne kadar yakınsa genel duygu durumu o denli pozitif oluyor ve aile, inanç konuları daha önemli hale geliyor.
Kontrol grubundaki katılımcılardan yaşamlarının sonuna geldiklerini hayal etmeleri ve düşüncelerini yazmaları istenmiş. Katılımcıların son sözleri genelde ölümle ilişkilendirdiğimiz negatif duygular ve düşünceleri yansıtıyordu. Yani ölüme gerçekten yaklaşanlardan farklı.
Grey “Bizler ölümü kader ve üzüntüyle bağdaştırıyor ve anlamsız bir deneyim olarak hayal ediyoruz ama ölüme gerçekten yaklaşanlar ölümü bizim düşündüğümüzden daha az üzücü ve korkutucu buluyor” dedi.
Kaynak: Emotions Expressed by the Dying Are Unexpectedly Positive, Pyschological Sciense)
