Adnan Oktar’ın Müridi Sahte Gıda İntoleransı Testiyle Milyonlarca Lira Vurgun Yapmış

Diken’den Fatih Gökhan Diler’in haberine göre gözaltındaki Adnan Oktar’ın müridlerinden Ferit Erdem Rahvancı’ya ait bir şirketin sahte gıda intoleransı testiyle binlerce kişiden milyonlarca lira haksız kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Oktar ve grubuna yönelik operasyonda şimdiye kadar 187 kişi gözaltına alınmıştı. Bu operasyonda Mali Suçlar Araştırma Kurulu’nun (MASAK) raporu da yürütülen soruşturma dosyasına dahil edilmiş, MASAK raporuna göre ‘dolandırıcılık amaçlı kurulduğu’ belirtilen Oktar grubuna ait 86 şirkete mahkeme tarafından el konulmuştu.

İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre el konulan dört şirketin sahibi Ferit Erdem Rahvancı’nın, ilk olarak ‘Yorktest’, daha sonra da ‘Pinner Test’ adı altında sahte gıda intoleransı testleri yapıp sahte raporlar hazırladığı öne sürüldü.

İstanbul başsavcılığının yürüttüğü soruşturma dosyasına da giren bu düzende Sağlık Bakanlığı mevzuatına aykırı şekilde binlerce kişinin dolandırıldığı ve milyonlarca lira haksız kazanç elde edildiği iddia edildi.

2009’da başladı

Rahvancı’nın 2009’da ‘Yorktest’ adlı gıda intoleransı testinin Türkiye temsilciliği aldığı, firmadan habersiz firma isminin patentini Türk Patent Enstitüsü’nde kendi adına tescil ettirdiği, bu durumun ortaya çıkmasından sonra testin merkezi ile Rahvancı arasında dava konusu olurken, ilişkilerin sonlandığı belirtildi.

Temsilcilik kaybedildikten sonra gıda intoleransı testlerine ‘Pinner Test’ adlı marka altında bugüne kadar devam edildi.

Ünlülere de yapılmış

Kurulan düzende parmak ucundan kan almayı sağlayan basit bir malzeme içeren, üzerinde Pinner Test markası basılan kutular yapılmış. Bu teste prestij kazandırmak için Amerika’da ofis kurulmuş. ABD’deki resmi kayıtlarda da firmanın sahibi Rahvancı olarak görülüyor. Türkiye’de uygulamaya popülerlik kazandırmak içinse ünlü isimlere test yapılmış.

Diken’e bilgi veren sağlık sektöründen bir kaynağa göre, MASAK raporunda Adnan Oktar ve grubuna finansman sağladığı belirtilen bu firma, ucuza mal edilen bir kan alma kiti ve hayali bir testle binlerce insandan kan örnekleri alarak bu kişilere sahte raporlar verdi.

Sabah’tan Dilek Güngör’ün soruşturma dosyasından aktardığına göre, bu yolla Oktar ve grubu yaklaşık 20 milyonluk gelir elde etmiş.

Yarısı yönlendiren doktor veya diyetisyen

Diken’e bilgi veren kaynağa göre, ‘Pinner Test’i uygulayan firma yetkilileri piyasadaki tüm diyetisyenleri ve hekimleri gezerek testi pazarladıktan sonra kurulan düzende, hastalardan alınan ücretin yaklaşık yarısını hastasına testi öneren doktor veya diyetisyene veriyor.

Bu kaynak, test için şu an hastalardan ortalama 1100 ila 1450 TL alındığını, yönlendiren doktor veya diyetisyenlere de bunun yaklaşık yarısının verildiğini söyledi. Aynı kaynak, testi uygulayan sağlık hizmetlilerinin, testin doğruluğunu, güvenilirliğini sorgulamadan bu firmanın verdiği sahte raporları hastalarına sunduğunu kaydetti.

Sağlık Bakanlığı’na şikayetten sonuç alınamadı

Testin sahte olduğuna dair 2015 yılında savcılığa ve Sağlık Bakanlığı’na intikal etmiş başvurular da bulunuyor. Buna göre, aynı kişi tarafından 25 dakika arayla farklı isimlerle verilmiş iki kan numunesi için birbirinden tamamen farklı iki rapor hazırlanmış. İki şahitle hazırlanan tutanakla yapılan şikayetten sonuç alınamamış.

MASAK raporunun ardından mahkeme kararıyla el koyulan ve İTO kayıtlarına göre Rahvancı’ya ait olduğu belirlenen dört şirket şu şekilde: Ferin Grup Sağlıklı Yaşam, Yılfer Kuyumculuk, Rubbit (RZ) İnternet Danışmanlık, Getaway Sağlık Turizm.

Raporda, gruba yönelik araştırmada bazı şirketlerin feshedilip sonra tekrar aynı isimle yeniden açıldığı ifade edilirken, bu yüzden raporda bazı isimlerin iki kez yer aldığı kaydedildi. Raporda şirket isimlerinin yanısıra Ferit Erdem Rahvancı’nın da adı bulunuyor.

Bu testin yıllarca Pinner Sağlıklı Yaşam şirketi üzerinde satıldıktan sonra geçen sene başında şirketin ünvanının Getaway Sağlık Turizm olarak değiştirildiği bildirildi.

Rahvancı’nınsa 2017 yılında Türkiye’deki işi ortağına devrederek, ABD’ye gittiği ifade edildi.

Oktar grubuna yönelik soruşturmada MASAK raporuna atıfla şu ifadelere yer verildi: “Örgüt hiyerarşine giren şüphelilerin ticari iş yapıyormuş görünümü vererek şirketler kurdukları, bu şirketlerin hiçbirinin gerçek bir ticari faaliyet yaparak kâr elde etmek amacıyla kurulmadığı, piyasada irtibata geçilen kişi kurum ya da şirketleri dolandırarak haksız kazanç elde edilmesinin amaçlandığı, MASAK raporundan da anlaşılacağı üzere ‘aklama’ suçunun birçok kez işlendiği tespit edilmiştir

Adnan Oktar’ın kendince örgüt yapısının menfaatleri doğrultusunda uydurup mecbur kıldığı kurallar doğrultusunda örgütün çoğu zaman zengin, varlıklı, fiziki görünümü itibari ile dikkat çekici kadın ve erkekleri örgüt ağına çekerek mal varlıklarını örgüte aktarılmasını sağlamak suretiyle sömürdüğü bu sayede ihtişamlı bir yaşam sürüldüğü izlenimi vererek örgüte yeni üyeler kazandırmayı amaçladığı tespit edilmiştir.”

Kardeşi ‘kedicik’

Ferit Erdem Rahvancı’nın kardeşi Didem Rahvancı’nın da ağırlıklı olarak Oktar’ın şov ve yorumlarının yayınlandığı A9 adlı tv kanalında Oktar ve takipçileri tarafından ‘kedicik’ diye tabir edilen kadınlardan biri olduğu belirtildi.Didem Rahvancı’nın sosyal medyada da Oktar’ı destekleyen paylaşımlarda bulunduğu bildirildi.

Beğen
Beğen Aşık Oldum Haha Vay Canına Üzgünüm Kızgınım

CEVAP VER