Kategoriler: Sağlık Haberleri

Türkiye’de her üç erişkinden biri hipertansiyon hastası

Türkiye’de hipertansiyon her üç kişiden birinde görülüyor. 70’li yaşlarda ise her üç kişiden ikisinin hipertansiyona sahip olduğu belirtildi. 2019 yılında yaşanan ölümlerin yüzde 37’si dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı gerçekleşti.

Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, hipertansiyonu olan birçok insanın semptomları olmadığından, hastalığının farkında olmadığını belirterek, “Maalesef çoğu zaman insanlar kalp krizi veya felç geçirdikten sonra bu acı gerçeği öğreniyor.” dedi.

Prof. Dr. Erol, Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, hipertansiyonun görülme sıklığı son derece yüksek olan çok yaygın bir hastalık olduğunu belirtti.

Erol, hipertansiyonun dünya genelinde erişkinlerde ölüme yol açan risk faktörleri arasında ilk sırada olmasının, erişkinler açısından belki de en önemli halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı.

Hipertansiyonun sinsi seyirli ve belirtileri son derece silik bir hastalık olduğuna işaret eden Erol, şöyle devam etti:

“Baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması gibi genel belirtiler verebilir ancak kronik yükseklikte bu belirtiler de olmayabilir. Bu durum da tanı konmayan hastaların tedavisiz yaşamalarına yol açıyor. Ancak kronik kan basıncı yüksekliği, kalp damar hastalığı, böbrek yetersizliği, kalp yetersizliği, beyin kanamaları ve felç için ana risk faktörünü oluşturuyor.”

Prof. Dr. Erol, “Ülkemizde erişkin nüfusun yüzde 31,2’sinde hipertansiyon mevcut. Yani her 3 erişkinden biri hipertansif. Yaşla görülme oranıysa giderek daha da artıyor, 70’li yaşlarda her üç kişiden ikisi hipertansif hale geliyor. Öte yandan hipertansiyondan muzdarip birçok insan semptomları olmadığından, hipertansiyona sahip olduğunun bile farkında değil. Maalesef çoğu zaman insanlar kalp krizi veya felç geçirdikten sonra bu acı gerçeği öğreniyor.”

KRONİK HASTALIKLARIN CİDDİYETİ

Prof. Dr. Erol, hastalığın teşhisindeki en önemli adımın tansiyon ölçümü olduğunun altını çizerek, dernek olarak “Değerini Bil Kampanyası”nı başlattıklarını, amaçlarının toplumda hipertansiyon tanı ve tedavi oranlarının artırılarak buna bağlı risklerin en aza indirilmesi olduğunu söyledi.

Pandeminin hipertansiyon üzerine de olumsuz etkilerinin olduğunun altını çizen Erol, “Covid-19 tabii ki öncelikli mücadele alanımız ancak bu durum kronik hastalıkların, diğer ölüm nedenlerinin ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Türkiye ölüm istatistiklerine baktığımızda 2019’da tüm ölümlerin yüzde 37,1’inin dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla pandemiye odaklanırken diğer ölümcül kalp-damar sistemi hastalıklarını da unutmamamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, pandemi sürecinin de hipertansiyon üzerindeki olumsuz etkilerine değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Covid-19 pandemisi döneminde maalesef evlerde kapalı kalındı. Bu da hareketsizlik, ona bağlı kilo alma, obezite riskini beraberinde getirdi. Stres faktörü de maalesef arttı. Özellikle hipertansiyon görülme oranının zaten çok yüksek olduğu 65 yaş üstü grubu düşündüğümüzde, bir yılı aşkın süredir kısıtlamalardan dolayı evlerde kalınması, bu riskte daha da olumsuz etkilere neden olabilir. Bu yüzden hastalarımıza ‘evde de olsanız hareket edin, kalori alımını artırmayın, kilo almayın, tuzsuz diyetinizi bozmayın tabi ki ilaçlarınızı da düzenli almaya devam edin. Kısıtlamanın olmadığı saatlerde maskenizi takarak, mesafenizi koruyarak yürüyüşlerinizi yapın, hareketsiz kalmayın’ diyoruz. Ülkemizde güzel ve yerinde bir uygulama ile pandemi döneminde kronik hastalıkların ilaç raporları uzatıldı. Hastalarımız direkt olarak ilaçlarına ulaşabiliyorlar. Hipertansiyon hastalarımız ilaçlarını bırakmasınlar. Kan basınçlarını düzenli ölçtürsün, olağan dışı bir gelişme olduğunda ise hekimine başvursunlar.”

Meraklı Hastalar

Merak Et, Sağlıklı Kal!

Paylaş
Yayınlayan
Meraklı Hastalar

Önceki Yazılar

Akromegali nedir? Akromegali hastalığının tedavisi var mı?

Halk arasında ‘büyüme hastalığı’ olarak bilinen Akromegali, ciltte et benlerinde ve benlerde artış, dudak, burun…

% gün önce

GEN, HIV ve kanser alanında önemli iş birliğine imza attı

GEN, Jaguar Health Inc. ile önemli bir ortaklık ve iş birliği anlaşmasına imza attı. GEN,…

% gün önce

Türkiye’de bir ilk olan uniGEN projesi 1.000’den fazla öğrenciye ulaştı

Yenilikçi tedaviler ve nadir çözümler sunan GEN, Türkiye’nin en hızlı büyüyen ilaç şirketlerinden biri olarak…

% gün önce

“BU İŞ SANDIĞINDAN BÜYÜK” KAMPANYASI BAŞLIYOR

Günümüzde küresel bir salgın olarak nitelendirilen obezitenin, irade eksikliği ile açıklanabilecek basit bir yapıda olmadığı,…

% gün önce

GEN, YENİLİKÇİ İLACI SUL-238’İN FAZ 1 ÇALIŞMASINI BAŞLATTI

GEN, Alzheimer ve diğer nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde kullanılması hedeflenen yenilikçi araştırma ilacı SUL-238'in sağlıklı gönüllülerle…

% gün önce

Humanis, Altın Havan Ödülü’ne layık görüldü

İnsan odaklı sağlık felsefesini benimseyen Humanis, 13. Altın Havan Ödülleri’nde nadir hastalıklardan biri olan Serebrotendinöz…

% gün önce