Hollanda’da Yoğun Bakım Araştırması: Koronavirüs Hastalarının Çoğu Batılı Olmayan Göçmenler

Hollanda’da Amsterdam Üniversitesi Tıp Fakültesi Yoğun Bakım Ünitesi şefi Armand Girbes’in, 4 büyük kentteki Covid -19 hastalarına ilişkin açıklaması ırkçılık tartışmalarını alevlendirdi.

Girbes’in araştırmasına göre, Amsterdam, Rotterdam, Lahey ve Utrecht’teki yoğun bakım servislerinde çoğunlukla Batılı olmayan göçmen koronavirüs hastaları bulunuyor. Girbes, Argos adlı radyo programına yaptığı açıklamada, “Şu anda ağırlıklı olarak Batılı olmayan geçmişe sahip hastalarımızın olması çarpıcı. Bu da onların Hollandaca dilini tamamen konuşmadıkları anlamına gelir” dedi.

Girbes, Hollanda’da yaşayan ama Hollandaca dilini iyi konuşmayan kişilerin, koronavirüs konusunda daha fazla bilgilendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bu gruplara ulaşmak için elimizden geleni ne kadar iyi yaptık?” diye sordu.

Hollandalı uzmana göre, Batılı olmayan göçmenlerin çoğunlukla geniş ailelerde yaşaması da, hastalığın artmasında önemli bir etken.

Girbes, enfeksiyonlar ve hastalığın daha ciddi seyrinin, göçmenlerin yanı sıra düşük eğitim ve gelir düzeyine sahip Hollandalılar arasında da yaygın olduğuna işaret etti.

Wilders: Yoğun bakım Muhammed veya Fatmalar tarafından meşgul ediliyor
Ana muhalefetteki aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders, yoğun bakım ünitelerinde Hollandaca konuşamayan Batılı olmayan göçmenlerin bulunduğuna ilişkin Girbes’in açıklaması ile ilgili olarak hükümetten açıklama istedi.

Aşırı sağcı lidere göre, Batılı olmayan göçmenlerin yoğun bakım servislerini meşgul etmesi nedeniyle Hollandalılar yeterince sağlık hizmeti alamıyor.

Wilders, Twitter hesabından, Başbakan Mark Rutte’ye, “Yoğun bakım servisleri esas olarak bizim dilimizi konuşmayan ve kurallara uymayan Muhammed veya Fatma tarafından meşgul edildiği için Henk ve Ingrid’in kanser, kalp yetmezliği veya diğer hastalıklarla ilgili tedavileri yeniden erteleniyor mu? Bu doğru mu?” sorusunu yöneltti.

Bu ifade hem iktidar hem de muhalefet partileri tarafından tepkiyle karşılandı. Muhalefetteki sosyal demokrat İşçi Partisi (PvdA) lideri Lodewijk Ascher, Wilders’i, yoğun bakım hastaları üzerinden ayrımcılığı körüklemekle suçlayarak, ifadelerini “ırkçı saçmalık” diye değerlendirdi.

Ascher, aşırı sağcı lidere, “Henk, Ingrid, Muhammed ve Fatma, hastanelerimizde tüm hastalar için yoğun biçimde çalışıyor” karşılığını verdi.

Gençlerin geleceğine yardımcı olmaz

Hükümet ortağı Hıristiyan Demokrat Partisi (CDA), Wilders’in sözlerinin üzücü olduğunu ve bunun gençlerin geleceğine yardımcı olmayacağını bildirdi.

Koalisyon ortağı Demokratlar 66 Partisi (D66) lideri Rob Jetten de, Twitter hesabından Wilders’e, mahallelerde ve dini kurumlarda daha fazla kişiye ulaşmak için ne gibi çözüm önerileri bulunduğunu sordu.

Jetten, hükümetle birlikte muhalefetin de Hollandaca, Lehçe, Arapça gibi birçok dilde koronavirüse karşı bilgilendirme konusunda yardımcı olmasını istedi.

Muhalefetteki Sosyalist Parti, “Irkçılık, Covid-19 için bir tedavi yöntemi değildir” derken, Yeşil Sol Parti (GL) de Wilders’in sözlerini “mide bulandırıcı” olarak değerlendirdi.

Türkiye ve Fas kökenli seçmenlerin desteklediği Denk Partisi’nin lideri Farid Azarkan, Wilders’i, “hasta ideolojisini paylaşmak için bir akbaba gibi cesetlerin etrafında dolanmakla” suçladı.

Wilders, kendisine yönelik tepkileri “aptalca” diye değerlendirdi.

Hollanda Televizyonu’na (NOS) göre, koronavirüs enfeksiyonlarına ilişkin “Batılı olmayan göçmen ve Hollandalı ayrımı” ilk kez bu kadar açık bir şekilde dile getirildi.

Bu da koronavirüsle mücadele konusunda önümüzdeki günlerde bölünme yaratabilir.